K E S K İ N H U K U K

Keskin Hukuk Bürosu

Ceza Hukuku

Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçu (TCK m. 87) Detaylı İnceleme, Cezaları ve Yargıtay Yaklaşımı

23 July 2025
Av. Ahmet Keskin

TCK 87 Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçu ve Cezası: Güncel Yargıtay Kararları Işığında Detaylı İnceleme | Bursa Ceza Avukatı

(Giriş)

Kasten yaralama eylemleri, çoğu zaman failin öngördüğünden çok daha ağır ve yıkıcı sonuçlara yol açabilmektedir. Bir anlık öfke veya kontrol kaybıyla başlayan bir fiil, mağdurun hayatını kalıcı olarak değiştiren, organ kayıplarına, kalıcı hastalıklara ve hatta ölüme neden olan bir trajediye dönüşebilir. İşte bu noktada, Türk Ceza Kanunu'nun 87. maddesinde düzenlenen "Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama" suçu devreye girer. Bu suç, failin yaralama kastıyla hareket etmesine rağmen, eylemin sonucunda kanunda sayılan ağır neticelerden birinin meydana gelmesi durumunu cezalandırır.

Bu makalede, temel kasten yaralama suçunun (TCK 86) bir ileri aşaması olan TCK 87'nin tüm yönlerini; daha az ve daha ağır neticeleri, kemik kırığı ve ölümle sonuçlanması hallerini, suçun hukuki unsurlarını ve Yargıtay'ın bu konudaki kritik içtihatlarını ele alacağız. Ayrıca, bu suçtan alınan ağır cezaların infaz hukuku karşısındaki durumunu detaylandıracağız. Unutulmamalıdır ki, Bursa, Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım, Gürsu ve Kestel gibi metropol ilçelerden, İnegöl, Gemlik, Mudanya, Karacabey, Mustafakemalpaşa, Orhangazi, İznik, Yenişehir, Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık dahil olmak üzere Bursa'nın tüm ilçelerinde, basit bir kavganın TCK 87 kapsamında ağır bir ceza davasına dönüştüğü yüzlerce yargılama mevcuttur.

1. Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçu Nedir? (TCK m. 87)

Bu suçun temel mantığı, failin kastının "yaralama" olmasına rağmen, ortaya çıkan sonucun bu kastı aşmasıdır. Fail, bu ağırlaşan neticeden sorumlu tutulabilmek için, bu sonuca ilişkin en azından "taksir" düzeyinde bir kusura sahip olmalıdır. Yani, fail ağır neticeyi istemese bile, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı sebebiyle bu sonucun meydana gelmesinden sorumlu olur. Kanun bu ağır neticeleri iki ana başlıkta toplamıştır:

a) Cezanın Bir Kat Artırılmasını Gerektiren Haller (TCK m. 87/1)

Kasten yaralama fiili sonucunda aşağıda sayılan durumlardan biri meydana gelirse, TCK 86'ya göre belirlenen temel ceza bir kat artırılır.

·         Duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflaması: Görme, işitme, koku alma gibi bir duyunun veya el, böbrek gibi bir organın fonksiyonlarının kalıcı olarak azalmasıdır.

·         Konuşmasında sürekli zorluğa neden olması: Mağdurun konuşma yetisini kaybetmemesi ancak kalıcı şekilde pelteklik veya kekemelik gibi bir zorluk yaşamasıdır.

·         Yüzünde sabit ize neden olması: Yüz bölgesinde, ilk bakışta fark edilen ve estetik müdahale olmaksızın geçmeyen bir iz kalmasıdır. İzin niteliği Adli Tıp Kurumu raporuyla belirlenir.

·         Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olması: Yaralama eyleminin, mağdurda ölüm riski doğuran bir duruma (iç kanama, ağır kafa travması vb.) yol açmasıdır. Mağdurun hayatta kalması, bu nitelikli halin oluşmasına engel değildir.

·         Gebe bir kadına karşı işlenip çocuğunun vaktinden önce doğmasına neden olması: Eylemin, erken doğumu tetiklemesi yeterlidir.

Önemli Not: Bu hallerde verilecek ceza, yaralama fiili TCK 86/1 kapsamındaysa dört yıldan, TCK 86/3 (nitelikli yaralama) kapsamındaysa altı yıldan az olamaz. Bu suçlar şikâyete bağlı değildir ve uzlaşma kapsamında da değildir.

b) Cezanın İki Kat Artırılmasını Gerektiren Haller (TCK m. 87/2)

Kasten yaralama fiilinin neticesi daha da ağırsa, temel ceza iki kat artırılır.

·         İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine neden olması: Mağdurun tıbben çaresi olmayan bir hastalığa yakalanması veya kalıcı bilinç kaybı durumuna girmesidir.

·         Duyularından veya organlarından birinin işlevini yitirmesine neden olması: Bir duyunun veya organın fonksiyonunu tamamen kaybetmesidir (örneğin bir gözün kör olması, bir kulağın sağır olması).

·         Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına neden olması: Mağdurun konuşma veya üreme fonksiyonlarını tamamen yitirmesidir.

·         Yüzünün sürekli değişikliğine neden olması: "Sabit iz" den daha ağır bir durum olup, yüzün genel görünümünü ve simetrisini kalıcı olarak bozan estetik bozulmalardır.

·         Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine neden olması: Yaralama eylemi sonucu anne karnındaki ceninin hayatını kaybetmesidir.

Önemli Not: Bu hallerde verilecek ceza, yaralama fiili TCK 86/1 kapsamındaysa altı yıldan, TCK 86/3 (nitelikli yaralama) kapsamındaysa dokuz yıldan az olamaz. Bu suçlar da şikâyete ve uzlaşmaya tabi değildir.

2. Suçun Özel Görünüş Şekilleri ve Cezaları

a) Vücutta Kemik Kırılması veya Çıkığına Neden Olması (TCK m. 87/3)

Kasten yaralama eylemi, mağdurun vücudunda kemik kırılmasına veya çıkığına yol açarsa, TCK 86'ya göre belirlenen ceza, bu kırık veya çıkığın mağdurun hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre yarısına kadar artırılır. Adli Tıp Kurumu raporu, kırığın hayat fonksiyonlarına etkisini (hafif, orta, ağır şeklinde) derecelendirerek bu artırım oranının belirlenmesinde mahkemeye yol gösterir.

b) Kasten Yaralama Sonucunda Ölüm Meydana Gelmesi (TCK m. 87/4)

Bu, TCK 87'nin en ağır halidir. Failin kastı yaralamaya yönelik olduğu halde, eylem sonucunda mağdur ölür. Bu suç, kastın "öldürmeye" yönelik olduğu "Kasten Öldürme" (TCK 81) suçundan ayrılır. Buradaki kritik nokta, failin ölüm neticesini istememiş olmasıdır.

·         Yaralama fiili TCK 86/1 (basit hal) kapsamında ise, faile on yıldan on dört yıla kadar hapis cezası verilir.

·         Yaralama fiili TCK 86/3 (nitelikli hal, örn: silahla yaralama) kapsamında ise, faile on dört yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.

3. Suçun Unsurları (Genel Hukuk Perspektifi)

·         Maddi Unsur (Hareket ve Ağır Netice): Failin, TCK 86'daki tanıma uyan bir yaralama hareketi icra etmesi ve bu hareket sonucunda TCK 87'de sayılan ağır neticelerden birinin meydana gelmesidir.

·         Manevi Unsur (Kast ve Taksir): Bu suç tipinin en kritik unsurudur. Failin kastı yaralamaya yöneliktir. Ancak meydana gelen ağır neticeden sorumlu tutulabilmesi için bu neticeye ilişkin en azından taksir derecesinde bir kusuru bulunmalıdır. Fail, sonucu öngörebilir durumda olmasına rağmen dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak neticeye sebep olmuştur.

·         İlliyet Bağı (Nedensellik): Failin yaralama eylemi ile meydana gelen ağır sonuç (örneğin organ kaybı veya ölüm) arasında doğrudan bir neden-sonuç ilişkisi bulunmalıdır. Araya giren ve bu bağı koparan başka bir neden (örneğin hatalı tıbbi müdahale) failin sorumluluğunu etkileyebilir.

4. Yargıtay Kararları ve İçtihatlar

·         Adli Tıp Kurumu Raporlarının Belirleyiciliği: Yargıtay, TCK 87'de yer alan "işlevin sürekli zayıflaması", "yüzde sabit iz", "hayat fonksiyonlarına etki" gibi teknik kavramların tespitinde Adli Tıp Kurumu'ndan veya üniversite hastanelerinin ilgili anabilim dallarından alınacak kesin, bilimsel ve gerekçeli raporları hükme esas alır. Bu raporlar olmaksızın mahkûmiyet kurulması bozma nedenidir. (Yargıtay 1. Ceza Dairesi)

·         Kastın Tespiti (Yaralama mı, Öldürme mi?): Özellikle TCK 87/4 (yaralama sonucu ölüm) ile TCK 81 (kasten öldürme) ayrımında Yargıtay; fail ile mağdur arasındaki husumet, kullanılan aletin niteliği (bıçak, sopa, tabanca vb.), darbe sayısı ve vurulan bölgenin hayati önemi (baş, göğüs vb.), failin olay sonrası davranışları gibi kriterleri bir bütün olarak değerlendirerek failin kastını belirlemeye çalışır. Bu ayrım, verilecek cezanın alt ve üst sınırları açısından hayati önemdedir. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu)

·         İlliyet Bağı ve Netice Sorumluluğu: Yargıtay, yaralama eylemi ile ağır netice arasına giren ve tek başına sonucu doğurmaya elverişli yeni bir sebebin varlığı halinde illiyet bağının kesileceğini kabul etmektedir. Örneğin, hafif yaralanan birinin hastanede kapacağı ölümcül bir enfeksiyon nedeniyle ölmesi halinde, failin eylemi ile ölüm arasında illiyet bağı kurulamayabilir ve fail sadece kasten yaralamadan sorumlu tutulabilir.

5. İnfaz Hukuku Açısından Değerlendirme: Alınan Ceza Ne Olacak?

TCK 87 kapsamında verilen cezalar, suçun ciddiyeti nedeniyle genellikle yüksek süreli hapis cezalarıdır. Bu nedenle, infaz rejimleri TCK 86'ya göre çok daha ağırdır.

·         HAGB, Erteleme, Adli Para Cezası: TCK 87'de öngörülen cezaların alt sınırları dahi (en hafifi 4 yıl) bu kurumların uygulanmasına yasal olarak imkân tanımaz. Dolayısıyla, TCK 87'den mahkûm olan bir sanık hakkında bu kararların verilmesi mümkün değildir.

·         Koşullu Salıverilme ve Denetimli Serbestlik: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan mahkûm olan bir hükümlü, cezasının kural olarak 2/3'ünü ceza infaz kurumunda "iyi halli" olarak geçirdiği takdirde koşullu salıverilmeden yararlanabilir. Örneğin, TCK 87/4'ten 12 yıl hapis cezası alan bir hükümlü, iyi halli olması şartıyla 8 yıl cezaevinde kaldıktan sonra koşullu salıverilmeye hak kazanır. Bu 8 yıllık sürenin son 1 yılını ise denetimli serbestlik kapsamında dışarıda geçirebilir. Yani fiili olarak 7 yıl sonra cezaevinden çıkması mümkün olabilir.

Sonuç ve Değerlendirme

Görüldüğü üzere TCK 87 Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama suçu, hem ispatı hem de hukuki nitelendirmesi son derece teknik olan, sanık için çok ağır sonuçlar doğuran bir suç tipidir. Suçun, büyük metropol ilçelerimiz olan Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım'dan, sanayi ve tarım merkezlerimiz İnegöl, Karacabey, Mustafakemalpaşa ve Gemlik'e; tarihi ve turistik değerleriyle öne çıkan Mudanya, İznik ve Orhangazi'den, dağ yöresi ilçelerimiz Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık'a ve havaalanına ev sahipliği yapan Yenişehir'e kadar Bursa'nın tüm coğrafyasında işlenmesi muhtemeldir ve bu tür davalar ağır ceza mahkemelerinin görev alanına girmektedir.

Bu denli ağır bir suçlamayla karşı karşıya kalındığında veya bu suçun mağduru olunduğunda, sürecin en başından itibaren alanında uzman bir ceza avukatından hukuki yardım almak bir tercih değil, zorunluluktur. Adli Tıp raporlarının analizi, kastın doğru tespiti için savunma stratejisi geliştirilmesi, illiyet bağının tartışılması ve lehe olan tüm yasal hükümlerin mahkeme önünde ileri sürülmesi, geleceğinizi belirleyecek ve olası bir hak kaybının önüne geçecektir.