K E S K İ N H U K U K

Keskin Hukuk Bürosu

Ceza Hukuku

Yalan Tanıklık Suçu (TCK m. 272-274) | Detaylı İnceleme, Cezaları ve Yargıtay Yaklaşımı

12 August 2025
Av. Ahmet Keskin

TCK 272 Yalan Tanıklık Suçu ve Cezası: Yalancı Şahitlik, Etkin Pişmanlık ve Aile Bireyini Koruma | Bursa Ceza Avukatı

(Giriş)

Adaletin tecellisi, maddi gerçeğin, yani bir olayın nasıl olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bu gerçeğe ulaşmada, yargı makamlarının en önemli yardımcılarından biri "tanıklar"dır. Görgüye veya bilgiye dayalı olarak beyanda bulunan tanıkların, doğruyu söyleme yükümlülüğü, adil bir yargılamanın temel taşıdır. Bir tanığın, bu yükümlülüğe aykırı olarak, kasıtlı bir şekilde gerçeği saklaması veya tam tersini söylemesi, sadece bir yalan beyan değil, aynı zamanda adaleti yanıltmaya yönelik son derece ciddi bir eylemdir. Bu eylem, Türk Ceza Kanunu'nun 272. maddesinde "Yalan Tanıklık" suçu olarak, "Adliyeye Karşı Suçlar" bölümünde özel ve katmanlı yaptırımlarla düzenlenmiştir.

Bu makalede, halk arasında "yalancı şahitlik" olarak bilinen TCK 272 suçunu, soruşturma ve mahkeme aşamasında yalan tanıklık yapmanın farklı cezalarını, yalan tanıklık sonucunda masum bir kişinin zarar görmesi halinde ortaya çıkan feci sonuçları ve en önemlisi, hatasından dönen tanık için tam bir cezasızlık imkânı sunabilen "Etkin Pişmanlık" (TCK 274) ile tanığı koruyan "Şahsi Cezasızlık" (TCK 273) hükümlerini detaylıca inceleyeceğiz. Her gün binlerce davanın görüldüğü Bursa Adliyesi'nde, Asliye Ceza'dan Ağır Ceza Mahkemelerine kadar her yargılamada tanıklar dinlenmektedir. Bu nedenle Bursa'nın 17 ilçesindeki tüm vatandaşların, tanıklığın bir vatandaşlık görevi olduğu kadar, yalan tanıklığın da ağır sonuçları olan bir suç olduğunu bilmesi hayati önemdedir.

 

BÖLÜM 1: YALAN TANIKLIK SUÇU NEDİR? (TCK m. 272)

Bu suç, tanıklık yapılan yerin ve konunun önemine göre farklı ağırlık düzeylerinde düzenlenmiştir.

a) Suçun Tanımı ve Korunan Hukuki Değer

Yalan tanıklık, bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında, tanık dinlemeye yetkili bir kişi veya kurul önünde, kişinin görgüsüne veya bilgisine aykırı olarak, kasıtlı bir şekilde yalan beyanda bulunmasıdır. Bu suçla korunan hukuki değer, yargı faaliyetinin ve genel olarak adliyenin saygınlığı ile adaletin doğru bir şekilde tecelli etmesindeki kamu menfaatidir.

b) Suçun Farklı Halleri ve Cezaları

  1. Soruşturma Aşamasında Yalan Tanıklık (m. 272/1): Savcılık veya kolluk (polis, jandarma) gibi tanık dinlemeye yetkili birimler önünde yalan tanıklık yapmak.
    • Ceza: 4 aydan 1 yıla kadar hapis.
  2. Mahkeme Huzurunda veya Yeminli Yalan Tanıklık (m. 272/2): Mahkeme huzurunda veya yemin ettirilerek ifade alınan diğer kurullar (Meclis Soruşturma Komisyonu vb.) önünde yalan tanıklık yapmak. Bu, suçun temel ve en yaygın halidir.
    • Ceza: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis.
  3. Ağır Ceza Gerektiren Bir Suçta Yalan Tanıklık (m. 272/3): Eğer yalan tanıklık, üst sınırı 3 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren bir suçun (cinayet, yağma, uyuşturucu ticareti vb.) yargılamasında yapılmışsa, ceza ağırlaşır.
    • Ceza: 2 yıldan 4 yıla kadar hapis.

 

BÖLÜM 2: SUÇUN AĞIRLAŞTIRILMIŞ (NİTELİKLİ) HALLERİ: YALAN YÜZÜNDEN MAĞDURİYET

Kanun, yalan tanıklık sonucunda, aleyhine tanıklık yapılan masum kişinin zarar görmesi halinde, yalan tanığın cezasını katlayarak artıran çok ağır nitelikli haller öngörmüştür. Bu hallerin uygulanması için, aleyhine tanıklık yapılan kişinin o suçtan beraat etmiş veya hakkında takipsizlik (KYOK) kararı verilmiş olması şarttır.

  • Mağdur Hakkında Koruma Tedbiri Uygulanması (m. 272/4): Eğer masum kişi hakkında gözaltı/tutuklama dışında bir koruma tedbiri (adli kontrol, yurtdışı çıkış yasağı vb.) uygulanmışsa, yalan tanığın cezası yarı oranında (1/2) artırılır.
  • Mağdurun Gözaltına Alınması veya Tutuklanması (m. 272/5): Eğer masum kişi gözaltına alınır veya tutuklanırsa, yalan tanık hem yalan tanıklık suçundan hem de ayrıca TCK 109'daki "Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma" suçundan dolaylı fail olarak sorumlu tutulur.
  • Mağdurun Mahkûm Olması (m. 272/6-7): En ağır haldir. Eğer masum kişi, yalan tanıklık yüzünden ağırlaştırılmış müebbet veya müebbet hapis cezasına mahkûm olursa, yalan tanığa 20 yıldan 30 yıla kadar hapis cezası verilir.

 

BÖLÜM 3: ŞAHSİ CEZASIZLIK VEYA CEZANIN AZALTILMASINI GEREKTİREN SEBEPLER (TCK m. 273)

Kanun, bazı insani durumları göz önüne alarak, yalan tanıklık yapan kişi için ceza indirimi veya cezasızlık imkanı tanımıştır:

  1. Kendini veya Yakınını Koruma: Kişinin, gerçeği söylemesi halinde kendisinin veya kanunda sayılan yakınlarının (anne-baba, çocuk, eş, kardeş) bir suçtan dolayı soruşturmaya uğramasını engellemek amacıyla yalan tanıklık yapması.
  2. Çekinme Hakkının Hatırlatılmaması: Kişinin, kanunen tanıklıktan çekinme hakkı (yakın akrabalık, meslek sırrı vb. nedeniyle) olmasına rağmen, mahkeme veya savcılık bu hakkını kendisine hatırlatmadan ifadesini alırsa ve kişi yalan söylerse.
  • Sonuç: Bu iki halde, hâkim cezada indirim yapabileceği gibi, ceza vermekten tamamen vazgeçebilir de. Ancak bu hüküm, hukuk davalarındaki (boşanma, alacak vb.) yalan tanıklıklar için uygulanmaz.

 

BÖLÜM 4: CEZADAN KURTULMA İMKÂNI: ETKİN PİŞMANLIK (TCK m. 274)

Kanun, yalan tanığı, adalete geri dönmesi ve gerçeği söylemesi için çok güçlü bir şekilde teşvik eden, aşamalı bir etkin pişmanlık kurumu düzenlemiştir:

  • Tam Cezasızlık Hali (m. 274/1): Tanık, söylediği yalan sonucunda masum kişi hakkında henüz bir hak kısıtlaması (tutuklama, adli kontrol vb.) kararı verilmeden önce, gerçeği söylerse, hakkında cezaya hükmolunmaz.
  • Cezada İndirim Halleri (m. 274/2-3): Tanık, hak kısıtlayıcı bir karar verildikten sonra ancak hükümden önce gerçeği söylerse cezasının yarısından üçte ikisine kadarı; hüküm verildikten sonra ancak karar kesinleşmeden önce gerçeği söylerse cezasının üçte birinden yarısına kadarı indirilir.

 

BÖL... 5: SORUŞTURMA USULÜ VE İNFAZ HUKUKU

  • Şikâyet ve Uzlaştırma: Yalan tanıklık suçu, doğrudan adliyenin saygınlığını ve işleyişini hedef aldığı için;
    • Şikâyete tabi değildir. Savcılık, suçu öğrendiği anda re'sen (kendiliğinden) soruşturma başlatır.
    • Uzlaştırma kapsamında değildir.
  • İnfaz Hukuku:
    • Suçun temel hallerinin cezaları (1-3 yıl, 2-4 yıl) dahi ciddidir. Bu aralıklarda HAGB veya erteleme kararları mümkün olsa da, suçun niteliği gereği mahkemeler hapis cezasına daha yakındır.
    • Suçun nitelikli hallerinin (m. 272/4-8) cezaları çok ağır olduğu için, bu durumlarda HAGB/erteleme kesinlikle mümkün değildir ve çok uzun süreli hapis cezaları kaçınılmazdır.

Sonuç ve Genel Değerlendirme

TCK 272 Yalan Tanıklık suçu, adalet sisteminin ruhu olan "gerçeğe ulaşma" idealini koruyan temel bir ceza normudur. Bir tanığın yemini veya beyanı, bir insanın özgürlüğü ile esareti arasındaki çizgiyi belirleyebilir. Bu nedenle kanun, bu sorumluluğu kötüye kullanan, bir anlık bir menfaat veya birini koruma güdüsüyle adaleti yanıltan kişilere karşı son derece ağır yaptırımlar öngörmüştür. Diğer yandan, hatasını anlayan ve gerçeğe dönen tanığa da "etkin pişmanlık" yoluyla cezasız kalma gibi önemli bir fırsat tanımıştır.

Bursa'da herhangi bir mahkemede veya savcılıkta tanık olarak dinlenecekseniz, bildiğiniz ve gördüğünüz her ne ise, onu olduğu gibi, eksiksiz ve dürüst bir şekilde anlatmanın sadece ahlaki değil, aynı zamanda ağır hapis cezalarıyla güvence altına alınmış yasal bir zorunluluk olduğunu bilmelisiniz. Bir yalan tanıklık nedeniyle mağdur olduysanız veya böyle bir suçla itham ediliyorsanız, davanın kaderini belirleyecek olan etkin pişmanlık veya şahsi cezasızlık gibi son derece teknik ve zamana bağlı hükümlerden doğru bir şekilde yararlanabilmek için, sürecin en başından itibaren uzman bir ceza avukatından hukuki destek almanız hayati önem taşımaktadır.