TCK 107 Şantaj Suçu ve Cezası: İnternetten ve Mesajla Şantaj, Tehditten Farkı | Bursa Ceza Avukatı
(Giriş)
Kişinin özgür iradesiyle karar verme ve hareket etme hürriyeti, hukuk devletinin temel taşlarındandır. Bu özgürlüğü, bir tehdidi "araç" olarak kullanarak baskı altına alan, kişiyi istemediği bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlayan eylemler, ceza hukukumuzda özel bir suç tipi olarak düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanunu'nun 107. maddesinde yer alan "Şantaj" suçu, tehdit suçunun bir adım ötesine geçerek, bir tehdidi kaldıraç gibi kullanıp mağdurdan haksız bir menfaat elde etmeyi veya onu belli bir davranışa zorlamayı cezalandırır.
Özellikle dijitalleşen dünyada, özel görüntülerin veya bilgilerin ifşa edileceği tehdidiyle işlenen "internetten şantaj" veya "mesajla şantaj" vakaları, bu suçun en yaygın ve tehlikeli formları olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu makalede, TCK 107'de düzenlenen şantaj suçunun iki farklı halini, uygulamada en çok karıştırıldığı tehdit suçundan temel farklarını, Yargıtay'ın bu konudaki önemli kararlarını ve suçun infaz hukuku açısından sonuçlarını detaylı bir şekilde ele alacağız. Kişisel ilişkilerden ticari anlaşmazlıklara kadar geniş bir alanda ortaya çıkabilen bu suç, Bursa'nın merkezi olan Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım, Gürsu ve Kestel'den, sanayi ve tarım merkezleri İnegöl, Gemlik, Mudanya, Karacabey, Mustafakemalpaşa ve Orhangazi'ye, tarihi ve turistik İznik ve Yenişehir'den, dağ yöresi ilçeleri Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık'a kadar ilimizin tümünde, vatandaşların bilmesi gereken önemli bir hukuki konudur.
BÖLÜM 1: ŞANTAJ SUÇU NEDİR? (TCK m. 107)
a) Suçun Tanımı ve Tehdit Suçundan Temel Farkı
Şantaj ve tehdit suçları birbiriyle ilişkili olsa da aralarındaki fark çok nettir ve suçun vasfını tamamen değiştirir.
- Tehdit (TCK 106): Gelecekte bir zarar verileceğinin tek yönlü olarak bildirilmesidir. Amaç, mağduru korkutmaktır.
- Örnek: "Seni mahvedeceğim."
- Şantaj (TCK 107): Bir zararın verileceği bildirimini bir koşula bağlayarak, mağduru bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlamaktır. Amaç, korkutarak bir menfaat veya davranış elde etmektir.
- Örnek: "İstediğim parayı vermezsen, seni mahvedeceğim."
Kısacası, tehdit bir "sonuç bildirimi", şantaj ise bir "koşullu sonuç bildirimi"dir. Şantajda, tehdit bir amaca ulaşmak için araç olarak kullanılır.
b) Şantaj Suçunun İki Farklı Hali
Kanun, şantaj suçunu iki farklı işleniş biçimiyle tanımlamıştır:
1. Bir Hak veya Yükümlülüğün Kötüye Kullanılması Suretiyle Şantaj (TCK 107/1)
"...Hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi..."
Bu, suçun daha teknik ve az bilinen halidir. Burada fail, aslında yasal olarak yapmaya hakkı veya görevi olan bir şeyi, bir baskı aracı olarak kullanır.
- Örnek: Bir alacaklının, borçlusuna "Borcunu hemen ödemezsen hakkım olan icra takibini başlatırım" demesi şantaj değildir. Ancak "Borcuna ek olarak bana 10.000 TL daha vermezsen hakkım olan icra takibini başlatırım" demesi, hakkını haksız bir çıkar sağlama aracı olarak kullandığı için şantaj suçunu oluşturur.
- Örnek: Bir suça tanık olan kişinin, şüpheliye "Bana para vermezsen, görevim olan tanıklığı yapar ve her şeyi anlatırım" demesi, yasal bir yükümlülüğü haksız menfaat için kullanması nedeniyle şantajdır.
2. Şeref ve Saygınlığa Zarar Verecek Hususların Açıklanacağı Tehdidiyle Şantaj (TCK 107/2)
"...Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması..."
Bu, kamuoyunda "şantaj" olarak bilinen en yaygın halidir. Fail, mağdurun onurunu, saygınlığını veya itibarını zedeleyecek gerçek veya uydurma bir bilgiyi ifşa etme tehdidiyle menfaat sağlamaya çalışır.
- Örnek: "Elimdeki özel görüntülerini internette yayınlamamı istemiyorsan, hesabıma para yatır."
- Örnek: "İşlediğin vergi suçunu patronuna söylememi istemiyorsan, benim yerime de mesai yapacaksın."
Cezası: Her iki halde de faile bir yıldan üç yıla kadar hapis VE beşbin güne kadar adlî para cezası verilir. Kanundaki "ve" bağlacı, her iki cezanın da birlikte uygulanacağı anlamına gelir.
BÖLÜM 2: SUÇUN SORUŞTURMA USULÜ: ŞİKAYET VE UZLAŞMA
Tehdit suçunun aksine, şantaj suçunun soruşturulması ve kovuşturulması için mağdurun şikâyetine gerek yoktur.
- Şikâyet: Şantaj suçu, yarattığı tehlike ve haksızlığın boyutu nedeniyle şikâyete tabi değildir. Savcılık, suçu herhangi bir yolla (ihbar, duyum vb.) öğrendiği anda re'sen (kendiliğinden) soruşturma başlatır. Mağdur şikâyetinden vazgeçse dahi kamu davası devam eder.
- Uzlaştırma: Şantaj suçu, uzlaştırma kapsamında değildir. Tarafların anlaşmasıyla dosyanın kapanması mümkün değildir.
BÖLÜM 3: YARGITAY KARARLARI VE UYGULAMADAKİ ÖNEMLİ NOKTALAR
- "Haksız Çıkar" Kavramı: Yargıtay'a göre haksız çıkar sadece parasal bir menfaat olmak zorunda değildir. Failin hak sahibi olmadığı her türlü maddi veya manevi kazanım (bir borcun silinmesini istemek, bir davadan feragat ettirmek, cinsel talepte bulunmak vb.) bu kapsama girer.
- İnternet ve Sosyal Medya Üzerinden Şantaj: Günümüzde en yaygın işleniş biçimidir. Özellikle önceden rızayla çekilmiş özel fotoğraf veya videoların, ilişki bittikten sonra para isteme veya barışmaya zorlama amacıyla kullanılması sıkça görülmektedir. Bu durumlarda mesajların, e-postaların veya profil bilgilerinin ekran görüntüleri hayati delil niteliğindedir.
- Tehdit Edilen Hususun Gerçek Olma Zorunluluğu: Şantaj suçunun oluşması için, açıklanacağı söylenen bilginin veya gösterileceği söylenen görüntünün gerçek olması şart değildir. Mağduru korkutmaya ve baskı altına almaya elverişli olması yeterlidir.
- İspat: Şantaj suçunun ispatında en önemli delil, failin "zorlama" veya "menfaat talebi" içeren beyanlarıdır. Bu nedenle yazılı (mesaj, e-posta) veya sesli/görüntülü delillerin varlığı, davanın seyri açısından kritik önem taşır.
BÖLÜM 4: İNFAZ HUKUKU AÇISINDAN DEĞERLENDİRME
- Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) ve Cezanın Ertelenmesi: Suçun ceza aralığı (1-3 yıl) göz önüne alındığında, sanığın adli sicili temiz ise ve mahkemece genellikle 2 yılın altında bir cezaya hükmedilirse, HAGB veya cezanın ertelenmesi kararı verilmesi mümkündür. Ancak bu, hapis cezasının yanında hükmedilen adli para cezasının ortadan kalktığı anlamına gelmez. Adli para cezası genellikle taksitler halinde ödenir.
- Hapis Cezasının İnfazı: Eğer mahkeme 2 yılın üzerinde bir cezaya hükmederse veya HAGB/erteleme uygulamamayı takdir ederse, hapis cezasının fiili infazı gündeme gelir. Bu durumda cezanın infazı genel kurallara göre (genellikle 2/3 koşullu salıverilme oranı) yapılır.
Sonuç ve Genel Değerlendirme
TCK 107 Şantaj suçu, kişinin irade özgürlüğünü doğrudan hedef alan, mağduru çaresiz bırakarak onu failin istekleri doğrultusunda hareket etmeye mecbur kılan ciddi bir hürriyete karşı suçtur. Özellikle dijital delillerin kolayca yaratılabildiği ve yayılabildiği günümüz dünyasında, herkesin bu suçun mağduru olma potansiyeli bulunmaktadır.
Şantaja maruz kalan kişilerin düştüğü en büyük hata, korkarak failin isteklerini yerine getirmektir. Bu durum genellikle şantajın devam etmesine ve taleplerin artmasına yol açar. Yapılması gereken en doğru şey, failin isteklerine boyun eğmeden, tüm delilleri (mesajlar, e-postalar, ses kayıtları vb.) koruma altına alarak derhal en yakın Cumhuriyet Başsavcılığı'na veya emniyet birimlerine başvurmak ve hukuki süreci başlatmaktır. Bursa'da veya Türkiye'nin herhangi bir yerinde böyle bir durumla karşılaştığınızda, sürecin başından itibaren bir ceza avukatından destek almanız, delillerin doğru şekilde sunulması ve haklarınızın etkin bir şekilde korunması için en sağlıklı yol olacaktır.
Popüler Yazılar

İŞ KANUNUN AMAÇ VE KAPSAMI
